Kilise israfı konusunda cemaatlerin ruhani liderler ile gerekli desteklerini sağlamak için yetersiz kaldığı ve gelirlerin yetersiz olduğu belirtilmiştir. İngiltere Kilisesi’nin yaklaşık bin ruhani liderin ön saflardaki papazlar olarak görevlendirilmesi gereken yerine idari rollerde olduğu vurgulanmış, aktif vicar sayısının sadece 6.550 olduğu belirtilmiştir. Ayrıca ilçe harcamalarının, normalden yaklaşık iki kat daha fazla olduğu ve bu durumun ilçelerin idari personel alımı yapmasından kaynaklandığı ifade edilmiştir. Örneğin, Lichfield ilçesi yüksek bir boş kadro oranına sahip olmasına rağmen, 50.000 sterlinlik yıllık ücretle 35 saatlik bir haftada iletişim direktörü ilan etmişlerdir. Eğitimdeki ruhani lider sayısının yüzde 40 azaldığı belirtilirken, Kilise’nin 20 yıl öncesinden beri yüzde 20’sinin 2025 yılına kadar emekli olacağı bilinmektedir.
Bununla birlikte, Emma Thompson’ın dediği gibi, “CofE’nin, koltuklarda azalan ve gönüllülerin ciddi eksikliği gibi kendini gösteren varoluşsal bir krizle karşı karşıya olduğu” belirtilmiştir. Yeni evlerin inşa edildiği bir köyde, kilise, insanların düzenli olarak hizmetlere katılamayabileceklerini fark ederek, kilisenin vaftiz, düğün ve cenazeler için orada olmasını isteyebileceklerini belirterek bu evlere bir not bırakmış ve düzenli bağış yapabileceklerini sormuştur. Ayrıca, yaklaşan kermese değinilmiş ve bağışta bulunan ziyaretçilerin ve bağışlanan eşyaların sayısında artış olduğundan bahsedilmiştir.
Başka bir köyde ise, kilise hizmetine gitmek üzere yolda geçerken, bir hayır yarışmasına katılan birçok kişinin yolunu kestiği belirtilmiştir. Bu insanların kilisede oturmasalar da, büyük bedensel çabalarıyla komşularına sevgi gösterdikleri fark edilmiştir. Bu durumlar, toplumun kiliseye olan ilgisini ve katılımını artırmanın farklı yollarını göstermektedir. Kiliseye olan destek ve katılım, geleneksel yöntemlerin yanı sıra toplumla daha geniş bir etkileşim sağlayarak artırılabilir. Kilise, varoluşsal krizle karşı karşıya olabilir, ancak toplumla etkileşim ve işbirliği ile bu sorunlar aşıp güçlenme yoluna gidebilir. Kiliselerin hayatın içinde daha aktif ve katılımcı olmaları, toplumla olan bağlarını güçlendirebilir ve kiliseye olan desteği artırabilir.
