Ocak 2018’de, ABD’nin Hawaii eyaleti, radyo, televizyon ve cep telefonları üzerinden bir hata yaparak bir balistik füze yaklaştığında insanların barınağa gitmelerini söyleyen bir acil durum uyarısı gönderdi. Uyarı, “bu bir tatbikat değil” diyerek sona erdi. Bu yanlış anlaşılmanın nedeni, Hawaii Acil Durum Yönetimi Ajansı’ndaki bir tatbikat sırasında yaşanmıştı.
Hawaii, Pasifik’te bulunan ABD toprağıdır ve bölgede Pearl Harbor deniz üssü ve ABD Hint-Pasifik Komutanlığı’nın merkezi gibi önemli askeri üsleri barındırır. Ancak, bu stratejik ABD toprağına saldırı yapılsa, ABD liderliğindeki NATO üyelerinin Hawaii’yi savunmaya yasal olarak zorunlu olmayacağı belirtilmektedir.
NATO’nun Hawaii’yi savunma zorunluluğu olmayan diğer adalar gibi, bu durum belirli bir coğrafi kapsama sahiptir. Uzmanlar, ABD’nin düşmanlarının askeri gücünün yükselişte olduğunu ve bölgedeki büyük bir ABD askeri üssünü tek bir saldırıyla yok edebilecekleri ileri sürülen uzun menzilli konvansiyonel ve nükleer füzelerin artışını dikkate alarak, Hawaii’nin tehlike altında olabileceğine inanmaktadırlar.
Hawaii’nin NATO’nun güvencesinden yoksun olmasının ciddi sonuçlar doğurabileceği belirtilmektedir. Özellikle ABD’nin Çin ve Kuzey Kore gibi rakipleri ile yaşanabilecek bir çatışmada, NATO’nun otomatik olarak harekete geçmeyeceği vurgulanmaktadır. Bu durum, hem ABD için hem de bölgeleri için ciddi bir tehdit oluşturabilir.
Sonuç olarak, Hawaii’nin NATO’nun kapsamında yer almaması, Çin’in ve Kuzey Kore’nin artan askeri gücü karşısında ABD için ciddi bir zorluk teşkil etmektedir. Uzmanlar, bu durumun bölgede gerginliği artırabileceğini ve Çin’in Cesur Yeni Dünya’daki eylemlerini cesaretlendirebileceğine inanmaktadır. Bu nedenle, NATO sözleşmesinin yeniden gözden geçirilmesi ihtiyacı ve Hawaii’nin NATO’nun batı tarafını oluşturabileceği belirtilmektedir.
