Erdoğan, küresel barış için diplomaside yeni hamle başlattı

Erdoğan, küresel barış için diplomaside yeni hamle başlattı

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nisan ve önümüzdeki aylar için yoğun bir programla karşı karşıya. Mart 31 seçimlerinden önce Türkiye şehirlerini ziyaret etmekle sınırlanan Erdoğan’ın programı, bölgesel ve uluslararası konularda mekik diplomasisi için Irak’tan ABD’ye birçok ülkeye seyahat etmesini ve devlet başkanlarını ağırlamasını içeriyor. Erdoğan’ın ziyaretleri, özellikle geçen Ekim ayından bu yana binlerce can alan, devam eden Filistin-İsrail çatışmasını sona erdirmek için Türkiye’nin yürüttüğü barış diplomasisine odaklanacak. Başkan, bu hafta seçim kampanyası için haftalarını geçirerek bir kez daha haftalık rutinine dönecek. Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) üyelerine haftalık konuşması için haftalar sonra Meclis’e hitap etmesi bekleniyor ve Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık edecek. 22 Nisan’da Başkan, komşu Irak’ı ziyaret edecek ve Irak’a 12 yıldır ilk kez ziyarette bulunacak. Politik uzmanlara göre bu, kuzeydeki terörist grup PKK’ya karşı olası bir Türk sınır ötesi operasyonunun yapılabileceği bir zamanda “bir dönüm noktası” olacak. 9 Mayıs’ta ABD’ye gitmek üzere Başkan ise Başkan Joe Biden ile bir araya gelmek üzere planlanmıştır. Bu ziyaretlerden önce 18 Nisan’da Tanzanya Cumhurbaşkanı Samia Suluhu Hassan’ı ağırlayacak. 24 Nisan’da ise Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Türkiye’yi ziyaret edecek, bu ziyaret Alman Cumhurbaşkanının on yıldan uzun bir sürenin ardından gerçekleştirdiği ilk ziyaret olacak. Başkan ayrıca Rusya’dan Vladimir Putin ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sissi’yi ağırlamayı bekliyor, ancak bu ziyaretlerin kesin tarihleri henüz doğrulanmış değil. Başkan’ın önemli Irak ziyareti Türkiye’nin Irak ziyareti, özellikle terörle mücadele ve gelişme projeleri konusunda ilişkilerini geliştirme çabaları açısından önem taşıyor. Erdoğan en son 2012’de başbakan iken Bağdat’a seyahat etmişti. Türkiye’nin savunma bakanı, dışişleri bakanı ve istihbarat şefi yakın zamanda Erdoğan’ın ziyaretinden önce Irak’ta hazırlık toplantısı için Irak’ı ziyaret etti. PKK liderliği, Ankara’nın geçmişte Irak’a karşı PKK’ya karşı mücadelede Bağdat’tan yeterli iş birliği alamamasından hayal kırıklığı yaşadı. Ancak bakanların ziyareti, gelişen iş birliği atmosferi içinde Irak’ın PKK politikasında keskin bir dönüş olarak görülüyor. Erdoğan yakın zamanda bu yaz PKK’yı yok etmek için Irak’ta sınır ötesi askeri bir harekatın sinyallerini verdi. Başkan’ın Irak ziyaretinde ele alacağı bir başka konu ise 17 milyar dolarlık (TL 548 milyar) bir proje olan Gelişim Yolu olacak. Bu proje, Irak’ın petrol zengin güneyindeki büyük bir emtia limanını Türkiye’nin sınırına ve oradan Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlamayı hedefliyor. Türkiye, savaş sonrası dönemde komşusu Irak’ta inşaat ve kalkınma projelerinde önemli paya sahipti. Geleceğe Yol, Mayıs ayında duyuruldu ve Basra’daki liman aracılığıyla Körfez’den Avrupa’ya enerji kaynaklarının, malların ve yolcuların taşınmasını kolaylaştıracak. Alman Cumhurbaşkanının ziyareti Steinmeier, Türkiye’nin engelleri aşarak ilişkilerini büyütme çabaları nedeniyle Erdoğan için önemli bir misafir olacak. Almanya, Türkiye’nin en büyük ticaret ortaklarından biri. 2022 yılında ikili ticaret rekor seviyede 51.6 milyar euro ($55.56 milyar) oldu. Türkiye’de yaklaşık 8.000 Alman şirketi ve Alman sermayeli Türk şirketleri faaliyet gösteriyor. Avrupa ülkesi, 2023 Şubat depremlerinin ardından Türkiye’ye büyük miktarlarda yardım sağladı. Savunmada Türkiye, Eurofighter jetlerini edinmek için Almanya’dan onay almak için güveniyor. Kasım ayında Türkiye, İngiltere ve İspanya ile Typhoon’ları almak için görüşmelerde olduğunu belirtmişti, ancak Almanya fikre karşı çıktı. Eurofighter Typhoon jetleri Almanya, İngiltere, İtalya ve İspanya’nın bir konsorsiyumu tarafından inşa edilmektedir ve Airbus, BAE Systems ve Leonardo tarafından temsil edilmektedir. Putin-Erdoğan görüşmesi Nisan ayında ayrıca, Vladimir Putin’in Türkiye’ye gitmesinin uzun süre gecikmesinden sonra, Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya gelmesi bekleniyor. Görüşmeler sırasında, iki lider muhtemelen ikili ilişkiler, bölgesel konular ve Türkiye’nin desteklediği Karadeniz kara inisiyatifi gibi konuları tartışacak. İki liderin ele alması beklenen diğer konular arasında Rusya-Ukrayna çatışması ve ateşkes olasılığı ile İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları yer alacak. Ekonomik açıdan, kuzeybatı Türkiye’de bir enerji merkezi kurulması, Rusya’nın Türkiye’de inşa ettiği Akkuyu nükleer santralinin durumu ve iki ülke arasındaki ticaret konuşulacak. Türkiye, Birleşmiş Milletler aracılığıyla Türkiye ve BM arasında güvenli bir şekilde Ukrayna’nın tahılını Karadeniz üzerinden ihraç ettiğini sağlayan Karadeniz Tahıl İnisiyatifi’ne geri dönmesi için Rusya’yı ikna etmeye çalıştı. Rusya, 2023 yılı Temmuz ayında antlaşmadan çekildi ve anlaşmayı canlandırmak istemediğini söyledi. NATO üyesi Türkiye, Karadeniz’de Ukrayna ve Rusya ile deniz sınırı paylaşıyor ve savaş sırasında her iki taraf ile iyi ilişkiler sürdürmeyi amaçlıyor. Türkiye, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü desteklerken Rusya’ya uygulanan yaptırımlara karşı çıkmıştır. Erdoğan ve Putin en son Eylül ayında Rusya’nın Soçi kentinde bir araya geldi. Rusya, Türkiye için önemli bir enerji tedarikçisidir. Başka yerlerde, Ankara ve Moskova, Suriye, Libya ve Güney Kafkasya’daki bölgesel çatışmalar konusunda çeşitli politika farklarını taşımaktadır. Mısır ile Normalleşme Nisan ayının sonlarında, Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sissi’nin, Erdoğan ile aralarında yaşanan gerginlikleri tamamen normalleştirmek için Kahire’ye yaptığı tarihi ziyaretin birkaç ay ardından Türkiye’ye ziyarette bulunması planlanıyor. Erdoğan daha önce, özellikle ticaret ve ekonomik iş birliği alanlarında ilişkilerde bir “dönüm noktası” olabilecek bir toplantı için Mısır liderini davet ettiğini belirtmişti. Erdoğan ve el-Sissi, Gazze’nin ihtiyaç duyan milyonlarca Filistinli için Türkiye ile iş birliği yapmak amacıyla kapıları açan bir sınır kapısı kontrol eden Mısır’daki durumu da tartışacaklar. Yunanistan ile İlişkiler 14 Mayıs’ta, Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis’in, Erdoğan’ın Aralık ayında Atina’ya ziyaretinin ardından Türkiye’ye ziyaret gerçekleştirmesi bekleniyor. Soğuk dönem sonrasında, Erdoğan, Mitsotakis ile görüşmelerinde iki ülkenin çözüme ulaşamayacağı sorunlarının olmadığını belirtmişti. Erdoğan-Mitsotakis görüşmeleri muhtemelen ikili ilişkilere, ticarete ve askeri güven artırıcı önlemlere odaklanacak. Beyaz Saray Ziyareti Erdoğan, 9-10 Mayıs’ta Washington D.C.’de, ilk kez Başkan Joe Biden’ın misafiri olarak olacak. İki lider, Birleşmiş Milletler ve NATO gibi zirvelerin kenarlarında bir araya geldiler, ancak bu sefer ulaşılması gereken 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak için yapılması gerekenleri görüşecekler. F-16 tedarik sürecinin hızlandırılması ve Türkiye’nin F-35 projesi için ödediği 1.4 milyar doların iadesinin müzakeresi de ele alınacak. Karşı terörizm de liderlerin toplantısında en önemli gündem maddelerinden biri olacak. Erdoğan, Biden’a Suriye’deki terörist grubu PKK’ya ABD’nin desteğini durdurmasını talep edecek. AB ve zirveler Haziran ayında Erdoğan, Başbakan Pedro Sanchez ile İspanya’ya giderek görüşmeler yapacak. Toplantının ana gündemini Türkiye’nin Avrupa Birliği süreci ve Eurofighter jetlerinin edinilmesi oluşturacak. İspanya’nın zirve sırasında Türkiye’nin AB üyeliğini bir kez daha teyit etmesi bekleniyor. Türkiye, AB ile en uzun müzakere sürecine sahip ve en geniş tarihi olan ülkedir. Türkiye, 1964 yılında AB’nin öncülüğünde Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ile bir ortaklarlık anlaşması imzaladı ve genellikle aday olmasının bir adımı olarak kabul edilir. 1987 yılında resmi adaylık baş vurusunda bulunmasına rağmen Türkiye, aday ülke statüsü kazanması için 1999 yılına kadar beklemek zorunda kaldı. Ancak müzakerelerin başlaması için Türkiye’nin diğer adaylarla kıyaslandığında eşsiz uzunluktaki süre altı yıl daha beklemek zorunda kaldı, yani 2005 yılına kadar, bazıları birbirini tamamlayan dokuz bölümü bulunmaktadır. Bunlar arasında yüksek düzeyli diyalog toplantıları, gümrük birliği güncellemeleri, vize serbestisi, karşı terörizm çabaları, güvenlik ve savunma, mali iş birliği ve iletişim bulunmaktadır. Son zamanlarda, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin AB üyelik sürecini engelleyen “stratejik körlükten” başka bir şey olmadığını belirtti. Fidan, Ankara’da Türk elçilerle yaptığı toplantıda, “Yeni dönemde Türkiye-AB ilişkilerine vizyoner bir bakış açısına sahip olmak ve tam üyelik perspektifini canlandırmak çok önemlidir” dedi. Bu “körlük” Türkiye’ye elli yıldan fazla bir maliyet getirdi, çünkü süreç, her iki tarafın da birbirine olan “ihtiyacı” üzerine değil, ortak stratejik hedefler ve birbirlerine olan güven üzerine kurulu bir kursa bağlı kaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 9-11 Temmuz’da NATO Liderler Zirvesi için Washington’a gidecek, ardından 12-14 Temmuz’da Brezilya’da düzenlenecek G-20 Zirvesi’ne katılacak. Endülüs’te Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis ile görüşmeler yaptıktan sonra Eylül ayının sonunda New York’a giderek Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılacak.