Fransız-Amerikan caz ustası Jacky Terrasson, İstanbul’da sahne alacak

Fransız-Amerikan caz ustası Jacky Terrasson, İstanbul’da sahne alacak

Fransız-Amerikalı caz virtüözü Jacky Terrasson, yenilikçi piyano besteleriyle tanınan, 12 Nisan’da İstanbul’daki Cemal Reşit Rey (CRR) sahnesinde boy gösterecek. Çifte basçı Sylvain Romano ve davulcu Lukmil Perez eşliğinde, Terrasson, son albümü “Moving On”dan seçmelerle izleyicileri büyüleyecek. Terrasson’un göz kamaştırıcı kariyerinden habersiz olanlar için, sanatçı müzikal yolculuğuna ışık tutuyor. Berlin’de doğup Paris’te büyüyen Terrasson’un caz sevgisi, annesinin sıradan plak koleksiyonuyla alevlendi ve kendini improvisasyona kaptırdı. 1990’da New York’a taşınması, Betty Carter ve Tony Williams gibi ünlülerle iş birliği yaparak şehrin canlı caz sahnesine daldığı dönemde dönüm noktasıydı. “Moving On”, yıllarca büyük plak şirketleriyle çalıştıktan sonra kendi Earth Sounds label’ını başlatarak bağımsız bir sanatçıya geçişini simgeliyor. Albüm, Fransız köklerini ve Amerikan etkilerini harmanlayarak, saygın müzisyenler ve vokalistlerle iş birliği yaparak, Terrasson’un yönlendirebilme ve yaratıcı vizyonunu sergiliyor.

İstanbul konserini heyecanla bekleyen Terrasson, en son çalışması hakkındaki heyecanını ve içgörülerini paylaşıyor. Albümün doğuşu ve kayıt süreci hakkında sorulduğunda, Terrasson şunları açıklıyor: “Gerçekten ne kadar zaman harcadığımı söylemek zor, çünkü sürekli yeni bir ses, bir şarkıya veya melodiyi farklı bir yaklaşım gibi düşünüyorum.” Terrasson, “Kaydolmaya yüzde 75 hazırlık yaparım ve hazırlıksız, bilinmeyen, sürprizler için alan bırakırım” diye açıklıyor. Terrasson’un kayıt yaklaşımı, aniden gelişen ve keşiflere yönelik olan sadakatinin bir yansımasıdır ve albümdeki çeşitli bestelerin karmaşık karışımında açıktır. New York’ta geçirdiği otuz yılın ardından Fransa’ya taşınma kararını değerlendiren Terrasson, çifte mirasına sahip olurken yeni sanatsal ufuklara ulaşma arzusunu vurgular. “Moving On”daki her parça, Terrasson’un dinleyicileri transandental bir müzikal yolculuğa davet etmesiyle, türleri ve anlatıları harmanlayarak, yeni bir ses hikayesi yaratır.