Yazar, kızının küçük lisedeki softbol, voleybol ve kros takımlarında yer aldığını belirtiyor. Okul sporları için harcadıkları zaman ve parayı sayamadığını söylüyor ama kızının gelecekte sporları sürdürme gibi bir planı olmadığı için pişmanlık duymadıklarını dile getiriyor. Kızı, ilkokuldan itibaren takım sporlarında yer almış ve şu anda lisede voleybol, softbol ve kros takımlarında yer almaktadır. Bu durum, annenin zamanının büyük bir kısmını spor etkinliklerine ulaşım sağlayarak ve hobisi için çok para harcayarak geçiriyorum anlamına geliyor.
Anne, üç spor takımına katılan bir çocuğun annesi olarak zaman zaman sezonların örtüştüğünü belirtiyor ve bunun nasıl bir karmaşaya yol açabileceğini sorguladığını ifade ediyor. Kızının düzensiz spor sezonları nedeniyle düzenli bir yarı zamanlı iş bulamadığını ve spor olayları son dakikada yağmur nedeniyle erteletildiğinde işe gidemediğinde işverenlerin anlayış göstermediğini belirtiyor. Kızının geleceği için yatırım yapmadıklarını açıklarken, kızının sporlardaki başarılarının onun kimliğinde büyük bir etkiye sahip olduğunu dile getiriyor.
Kızının potansiyelini o kadar parlak olmayan bir oyuncu olması durumunda bile spor etkinliklerinden büyük faydalar sağladığını belirtiyor. Spor yapmanın kızının özgüvenini artırdığını, yaşadığı zorluklara karşı büyük bir olgunlukla başa çıkabildiğini gördüğünü dile getiriyor. Zaman ve para harcamalarının kızının fiziksel formu için verdiği olumlu sonuçlar ve ailece paylaşılan varlıklı anılar sayesinde spor etkinliklerinin aile bağlarını kuvvetlendirdiğini ifade ediyor. O halde, sahasında bir kaç oyun izlemek için saatlerce yol kat etmeye değer olduğunu düşünüyor.
