Lukashenka’nın Litvanya dronları ve NATO askerleriyle Belarusluları korkutmasıyla ilgili askeri doktrinin oybirliğiyle onaylanmasının başlıca nedenleri.

Lukashenka’nın Litvanya dronları ve NATO askerleriyle Belarusluları korkutmasıyla ilgili askeri doktrinin oybirliğiyle onaylanmasının başlıca nedenleri.

Belarus’ta gerçekleştirilen 7. Ulusal Belarus Halk Meclisi toplantısında, Belarus lideri Aliaksandr Lukashenka ve ekibi, ülkenin bir tehdit altında olduğunu göstermek için anti-Batı ve anti-Ukrayna açıklamaları yaparak, halkın desteğini kazanmaya çalıştı. Toplantıda, Lukashenka’nın yeni ulusal güvenlik konsepti ve Belarus Cumhuriyeti Askeri Doktrini de onaylandı. Ancak, Belarus propagandasının ortasında, Beyaz Rusya KGB başkanının Minsk’e Litvanya’dan bir drone saldırısını engellediğine dair iddiası gibi komik hikayeler de yer alıyordu. Aynı zamanda, Avrupa Parlamentosu’nun Belarus rejimini Rusya’nın savaş suçlarına yardım eden bir “suç ortağı” olarak tanımladığı ve Belarus’un Rusya’nın “uydu devleti” olduğunu iddia ettiği belirtildi.

Lukashenka ve Belarus yetkililerinin öne sürdüğü bir diğer iddia ise Litvanya, Polonya ve Ukrayna’nın Belarus radikallerini eğittiği ve terörist saldırılar için drone’lar ürettiği yönündeydi. Ancak Litvanya, Belarus’un bu iddialarına karşı çıkarak bunları saçmalık olarak nitelendirdi. Ayrıca, Lukashenka’nın Belarus’un batısındaki bir bölgeyi ele geçirmeyi ve NATO birliklerini getirmeyi planladıklarını iddia ettiği muhalefet hakkındaki açıklamaları da dikkat çekiciydi. Lukashenka, aynı zamanda Rusya’nın Belarus’ta bulunan nükleer silahlarını komşu ülkeleri caydırmak için bir güç unsuru olarak gördüğünü ve olası bir saldırı durumunda bu silahların kullanılabileceğini dile getirdi.

Bu toplantıda Belarus’un komşularının ülkeye yönelik tehditler oluşturduğunu belirten Lukashenka, özellikle Ukrayna’nın Belarus sınırına yığdığı askerlerin sayısını vurguladı. Ancak Ukrayna’nın bu adımlarını Rusya’nın Belarus’u hava saldırıları için bir üs olarak kullanmasına karşı aldığını hatırlatmadı. Belarus ayrıca, ulusal güvenlik konseptini güncelleyerek, ülkenin düşman olarak gördüğü herhangi bir ulus olmadığını ancak saldırganlığı önlemek için önleyici bir saldırıya hazır olduğunu belirtti.

Belarus Savunma Bakanı Viktor Khrenin, Belarus’un yeni askeri doktrinin nükleer silah barındırma seçeneğini savundu ve bunu, dostça olmayan ülkelerin saldırgan eylemleri nedeniyle Budapeşte Memorandumu’nun ihlal edildiğini iddia ederek açıkladı. Lukashenka ise, komşu ülkelerin Belarus’a karşı tehdit oluşturduklarını belirtirken, Belarus’un nükleer silahlar gibi caydırıcı bir silah arsenali olduğunu vurguladı.

Bu bağlamda, Belarus’taki son gelişmeleri anlamak ve Belarus’un güncel ulusal güvenlik politikalarını değerlendirmek önemlidir. Belarus’un çevresindeki politik ve güvenlik atmosferini göz önünde bulundurarak, ülkenin dış politika kararlarının nasıl şekillendiğini anlamak da kritik bir konudur. Sonuç olarak, Belarus’un ulusal güvenlik yaklaşımı ve askeri doktrini, hem ulusal hem de bölgesel düzeyde istikrar ve güvenliği sağlamak adına önemli bir rol oynamaktadır.