Türkiye, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından on ay sonra tekrar sandığa gidecek, bu sefer yerel yöneticilerini seçmek için. Mayıs ayındaki seçimler kadar kamuoyunun ilgisinin olmamasına rağmen, siyasi partiler hedeflerini yüksek tutmuş ve son güne kadar sert rekabetlerini sürdürecekler. Adaylarını belirledikten ve seçim manifestolarını hazırladıktan sonra, partiler sahaya çıkıp adaylarını tanıtmak ve desteklemek için akın ettiler. Hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) tarafından oluşturulan Millet İttifakı bu sefer muhalefetin Mayıs ittifakının yenilgisinden sonra rakip ittifakla karşılaşmıyor. Millet İttifakı’nın ana stratejisi, ellerinde bulunan şehirleri korumak ve özellikle İstanbul’u kazanmaktır. Bu kapsamda, ittifak 30 büyükşehir belediyesinde ortak adaylar çıkarıyor, bunlardan 2’si MHP adayları ve geri kalan 28’i AK Parti’li adaylar olacak. Ki 2019 yerel seçimlerinde 11 şehirde %1.5’ten az bir farkla başkanlar seçilmiş, bazı şehirlerin özellikle yönetimlerini değiştirme potansiyeli olduğunu göstermiştir. Balıkesir, Şanlıurfa, Eskişehir, Bursa veya Antalya gibi şehirler yakından izlenecek. Yeşil Sol Parti (YSP) – halk arasında Halkın Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) olarak bilinen, İyi Parti (İP), Yeniden Refah Partisi (YRP) ve Zafer Partisi (ZP)’nin oyları üzerinde nasıl etkili olacakları da izlenmesi gereken bir nokta. İstanbul’da, anketler Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve AK Parti’nin başlıca rakipleri olduklarını gösteriyor. CHP için bu yarış bir varoluş mücadelesini simgeliyor. CHP seçmeleri, muhalefetin Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki başarısızlığından zaten hayal kırıklığına uğramışken, mevcut İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu gelecekteki CHP’nin lideri olarak görüyor. İmamoğlu’nun metropoli kaybetmesi, 2028 Cumhurbaşkanlığı yarışındaki kariyer planlarına darbe vururdu. O zamanlar YSP olarak bilinen HDP ve İP’nin desteğini almıştı ancak bu partiler bu sefer kendi adaylarını çıkarmışlardır. Yine de YSP’nin aday çıkarmayacağı bölgeler bulunup CHP ile işbirliği yapacakları bölgeler vardır. Diğer yandan, YSP’nin metropol belediye başkan adayı olmasına rağmen, Kürt seçmenin bir kısmının İmamoğlu’na sempati kuracakları bekleniyor çünkü İmamoğlu görev süresince sempati kazandı. AK Parti için, İstanbul’un benzer şekilde sembolik bir değeri vardır, Pazar günkü seçimlerin büyük ödülü ve aynı zamanda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk başbakan ve sonra da cumhurbaşkanı olarak göreve getiren kariyerinin başlangıç noktasıdır. Bu nedenle, AK Parti’nin adayı Murat Kurum, partisine köklü bir gelenek ve belediyecilik tecrübesi vadeder. İstanbul halkı, Kurum’un belediye başkanı olarak merkezi hükümetle daha etkili ve sorunsuz bir şekilde çalışacaklarını bilirlerken şehir için önünde çok iş olduğunda.
Bu seçimler, oy verenler arasındaki dengenin, geleneksel olarak favori partiye oy verenlerle, adayı ve potansiyel projelerini parti kimliğinden daha fazla önemseyenler arasındaki dengeyi gösterecektir.
