Dünya Altın Konseyi’nin yayınladığı bir rapora göre, altının son zamanlardaki yükselişi, uzun süreli kıymetli metaller sahiplerini heyecanlandırmış ve varlık sınıfına olan inançları doğrulanmış olsa da, Bitcoin’in (BTC) yükseliğiyle, S&P 500, Dow ve Nasdaq gibi yeni rekor seviyelere ulaşmış endekslerin gölgesinde kalmıştır. Genç yatırımcılar, varlık profillerinin arttığını görmeye başladıkça, altının neden stratejik bir varlık olduğunu anlamalarının giderek daha önemli hale geldiği belirtiliyor. Altın, ekonomik belirsizlik dönemlerinde güvenli liman varlığı olarak rol oynaması nedeniyle stratejik bir varlık olarak değerlendiriliyor.
Daha genç kesim arasında çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) endişelerinin önem kazanmasıyla, altının bu hedefleri desteklemede rol oynayabileceği belirtiliyor. Altın, sorumlu bir şekilde üretilen ve yüksek ESG standartlarına uyan bir tedarik zincirinden sağlanan bir varlık olduğu için bu hedeflere destek olabilir.
Altının fiyatının son 50 yıl içinde yılda yaklaşık %8 oranında arttığı ve uzun vadeli getirisinin hisse senetlerine benzer olduğu ve tahvillerden daha yüksek olduğu belirtilmiştir. Altın ayrıca son 3, 5, 10 ve 20 yılda birçok büyük varlık sınıfını geride bırakmıştır. Ayrıca, talebin çeşitli kaynakları sayesinde altın bazı hisse senedi endekslerinden, diğer emtialardan veya alternatiflerden daha az volatil bir varlık olma özelliğine sahiptir.
Altının enflasyonla mücadele amacıyla kullanıldığı ve enflasyon dönemlerinde yatırımcıları koruduğu belirtilmektedir. Altının riskli varlık sınıflarına karşı negatif korelasyonu, bu varlığın çeşitlendirme için mükemmel bir araç olduğunu göstermektedir. Geçmişte yaşanan krizlerde altın, değerini korurken diğer varlık sınıflarının değeri düşmüştür.
Altının yatırıma uygun olması, varlık çeşitlendirmesi yaparken avantaj sağlamaktadır. Altının, hisse senetleri ve diğer riskli varlıklarla pozitif korelasyon gösterebilmesi, varlığın yatırım ve tüketici malı olarak iki yönlü doğasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca, altın yatırımcılara, diğer varlıklarını satarken zorlandıklarında veya yanlış fiyatlandığı durumlarda borçları karşılama imkanı sağlayacak kadar likiditedir.
Sonuç olarak, altın yatırımının getiri/risk açısından analizi, varlıkların çeşitlendirilmesi ve korunması açısından önemli bir varlık olduğunu göstermektedir. Genel olarak altının, politik ve ekonomik belirsizlikler, hisse senedi ve tahvil piyasalarındaki ekonomik endişeler gibi faktörlere karşı güvenli liman olarak kullanımının devam edeceği öngörülmektedir. Bu rapor, yatırım tavsiyesi değil, bilgilendirme amacıyla yazılmıştır.
